Yeni Gelir İdaresi Özelgeleri

Yeni Gelir İdaresi Özelgeleri

Vergi uygulamalarıyla ilgili olarak son dönemde verilen bazı özelgeler.

Vergi Usul Kanunu’nun 413. maddesi çerçevesinde, vergi durumları ve vergi uygulanması bakımından tereddüt edilen konular hakkında Gelir İdaresinden açıklama (özelge) istenebilmektedir.

Özelge talepleri için başvurular, Vergi Dairesi Başkanlığı bulunan illerde bu birimlere, bulunmayan illerde ise Defterdarlıklara yapılmaktadır. Gelir İdaresi Başkanlığı merkezine doğrudan başvurma olanağı yoktur.

Özelge başvuruları, özelge talep formu ile yapılabilmekte, başvurulan birimler tarafından hazırlanan özelge taslağı GİB merkezine onay için gönderilmekte, onay süreci Özelge Komisyonu onayı ile sonuçlanmaktadır. Özelge Komisyonunca onaylanan özelgeler, otomasyon sistemi üzerinden yetkili birimlere aktarılmakta ve yetkili birimce imzalanarak özelge talep eden mükellefe gönderilmektedir.

Onaylanan özelgeler Gelir İdaresinin bütün yetkili birimlerinin görebildikleri bir havuza atılmakta ve özelge havuzunda örneği oluşan özelgeler için merkeze tekrar onaya gönderilmemektedir.

Gelir İdaresince verilen özelgelerden özelliği olması nedeniyle seçilmiş olan bir kısmı zaman zaman Vergi Bültenlerine konu edilmektedir.

Son zamanlarda verilen özelgelerden önemli bazılarının özeti aşağıda yer almaktadır.

1. Kurumlar Vergisi Kanunu

Yurt dışında mukim firmaya verilen montaj tasarım hizmeti ve malzeme temini işi kurumlar vergisinden istisna mıdır?

(16.03.2016 tarih ve 17 sayılı özelge)

Yurt dışında yapılan montaj işinin yurt dışında bulunan iş yeri veya daimi temsilci aracılığı ile yapılması ve tasarım hizmetinin de yurt dışındaki inşaat, onarım ve montaj işi ile ilgili yürütülen teknik hizmetlerden olması halinde; bu işlerle ilgili olarak elde edilip Türkiye’deki genel sonuç hesaplarına intikal ettirilecek kazançların, Kurumlar Vergisi’nden (KVK md. 5-1/h) istisna edilmesi mümkün bulunmaktadır. Ancak, yurt dışında yapılan montaj ve teknik hizmetler dolayısıyla elde edilen söz konusu istisna kazanca ilişkin ödenen vergilerin, yurt içinde hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Öte yandan, yurt dışında yapılan montaj işinin yurt dışında bir iş yeri veya daimi temsilci olmaksızın gerçekleştirilmesi halinde montaj işinden elde edilen kazanç söz konusu istisna hükmü kapsamında değerlendirilmeyecek olup, hizmet ihracatı olarak değerlendirilen tasarım hizmetine bağlı olarak elde edilen kazançların kurum kazancına dahil edilerek vergilendirilmesi gerekecektir.

Diğer taraftan, taahhüt edilen söz konusu işlerde kullanılmak üzere temin edilen malzemelerin ihracından sağlanan kazançların da anılan istisnaya konu edilmesi mümkün değildir.

2. Gelir Vergisi Kanunu

Personelin, dağıtılan teşvik priminden feragat etmesi halinde, stopaj hesaplanması gerekir mi?

(28.06.2016 tarih ve 12 sayılı özelge)

Bir gelirin vergilendirilecek aşamaya gelebilmesi için o gelirin vergi kanunlarında şartları belirlenen şekilde elde edilmiş olması gerekir.

Gerçek usulde vergilendirilen ücret gelirlerinde elde etme, gelirin kişinin hukuki ve ekonomik tasarrufuna girmesi ile gerçekleşmektedir. Hukuki tasarruf, gelirin sahibi tarafından talep edilebilir hale gelmesini; ekonomik tasarruf ise gelirin sahibinin emrine amade kılındığı zamanı ifade eder. Ücret geliri de ancak bu şartların sağlanması ile vergilendirilecek aşamaya gelmiş olur.

Bu nedenlerle; üretimi teşvik priminin “ücret” sayılabilmesi ve personelin süregelen gelir vergisi matrahına dahil edilebilmesi için; personele nakden veya hesaben ödeme yapılmış olması gerekmektedir. İlgili personel tarafından feragat edilen ve ödenmeyeceği kesinleşen prim tutarları için nakden veya hesaben ödemeden bahsedilemeyeceğinden personelin süregelen gelir vergisi matrahına dahil edilmemesi gerekir.

Uluslararası yarışmalarda gösterilen başarılarda katkıları bulunanlara yapılan prim ödemeleri gelir vergisinden istisna tutulabilir mi?

(24.06.2016 tarih ve 87767 sayılı özelge)

Ulusal veya uluslararası yarışmalarda ve/veya spor hizmet ve faaliyetlerinde üstün başarı gösterilmesi halinde, sadece başarının sağlanmasında katkısı olanlara Türkiye’de yapılan ödül veya ikramiye ödemelerinin, Gelir Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinde yer alan istisna kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmaktadır.

Ancak, ulusal veya uluslararası yarışmalarda ve/veya spor hizmet ve faaliyetlerinde üstün başarı gösterilmesi durumu mevcut olmadan “prim ödemesi” adı altındaki ödemelerin, başarıda katkıda bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, mesai karşılığı ve süreklilik arz edecek şekilde tüm personele yapılması halinde istisna kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Toprak altı maden işletmelerinde çalışanlara yıllık ücretli izinli olduğu, hafta tatili ve genel tatil günlerinde ödenen ücretlerde gelir vergisi istisnası uygulanır mı?

(16.02.2016 tarih ve 78 sayılı özelge)

Hizmet erbaplarının hafta tatili ve genel tatil günlerinde de çalışmaları halinde bu günlerde ödenen ücretlerin münhasıran yer altında çalışılan zamanlara isabet eden kısımlarının gelir vergisinden istisna tutulması gerekmektedir. Fiilen çalışması mümkün bulunmayan yıllık izin günleri ile yer üstünde çalışılan süreler için ödenen ücretlere ise söz konusu istisnanın uygulanması mümkün bulunmamaktadır.

Sendika avukatı vekalet ücretinde gelir vergisi kesintisi yapılmalı mıdır?

(19.02.2016 tarih ve 6991 sayılı özelge)

Sendikada ücretli olarak çalışan avukatın sendika adına açılmış davalara vekalet etmesi ve kazanması halinde doğan vekalet ücretleri, sendika tarafından davayı kaybeden taraftan (borçludan) tahsil edilip ücret olarak vergilendirilerek, avukata ödenecektir.

Öte yandan, sendikanın ücretli avukatı olan kişinin, sendikanın taraf olduğu davalara değil de, sendika üyelerinin taraf olduğu davalara vekalet etmesi halinde, avukatın verdiği hizmet serbest meslek faaliyeti, avukat ise serbest meslek erbabı kapsamında değerlendirilecektir. Bu durumda, vekalet ücretini ödeyen tarafın (sendika üyesinin taraf olduğu davada davayı kaybeden karşı tarafın) Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin birinci fıkrası kapsamında sayılan kişilerden olması halinde, yapılan vekalet ücreti ödemesinin % 20 oranında gelir vergisi tevkifatına tabi tutulması gerekmektedir.

Borsa tarafından borsa çalışanlarına ve borsanın hizmet satın aldığı şirket çalışanlarına bir defaya mahsus yapılan ödemeler gelir vergisine tabi midir?

(19.02.2016 tarih ve 7119 sayılı özelge)

Borsada çalışan her statüdeki personele bir defaya mahsus olmak üzere seyyanen yapılacak ödemenin ücret olarak değerlendirilmesi ve Gelir Vergisi Kanunu’nun 94, 103 ve 104. maddeleri gereğince tevkifata tabi tutulması gerekmektedir.

Diğer taraftan, borsanın hizmet satın aldığı şirket çalışanı olan kişilere de bir defaya mahsus olmak üzere seyyanen yapılacak ödeme ücret olarak kabul edilerek, ücret kapsamında Borsa tarafından gelir vergisi tevkifatına tabi tutulacaktır. Söz konusu ödemelerin doğrudan hizmet satın alınan şirketlere yapılması ve bu şirketler tarafından çalışanlara ödenmesi durumunda ise işverenin ödemeyi yapan şirket olarak kabul edilip, ücret bordrosunun buna göre düzenlenerek gelir vergisi tevkifatına tabi tutulması gerekmektedir.

3. Katma Değer Vergisi Kanunu

Sendika avukatı vekalet ücreti katma değer vergisine tabi midir?

(19.02.2016 tarih ve 6991 sayılı özelge)

Sendikada ücretli olarak çalışan avukatın sendika adına açılmış davalara vekalet etmesi ve davaların kazanılması halinde davayı kaybeden tarafın ödemesine hükmolunan vekalet ücretlerinden sendika tarafından tahsil edilip avukatlara yapılan ödemeler ücret olarak değerlendirileceğinden KDV’nin konusuna girmemektedir.

Sendikada ücretli avukat olan kişinin sendikanın taraf olduğu davalara değil de, sendika üyelerinin taraf olduğu davalara vekalet etmesi halinde; avukatın verdiği hizmet serbest meslek faaliyeti kapsamında katma değer vergisine tabi olacak, düzenlenecek serbest meslek makbuzunda, mahkemece ödenmesine hükmolunan vekalet ücreti üzerinden ayrıca katma değer vergisi hesaplanması gerekecektir. Ancak, mahkeme kararında “KDV hariç” şeklinde bir ifadenin yer almaması halinde vekalet ücretine katma değer vergisi dahil kabul edilecek ve iç yüzde oranı uygulanmak suretiyle tespit edilen katma değer vergisi düzenlenen serbest meslek makbuzunda ayrıca gösterilecektir.

4. Vergi Usul Kanunu

Sendika avukatı vekalet ücretinde belge düzeni nasıl olmalıdır?

(19.02.2016 tarih ve 6991 sayılı özelge)

Sendikada ücretli olarak çalışan avukatın sendika adına açılmış davalara vekalet etmesi ve davaların kazanılması halinde davayı kaybeden tarafın ödemesine hükmolunan vekalet ücretlerinden sendika tarafından tahsil edilip avukatlara yapılan ödemeler ücret olarak değerlendirileceğinden, söz konusu ödemeler için sendika tarafından ücret bordrosu tanzim edilmesi gerekmektedir.

Sendikanın ücretli avukatı olan kişinin sendikanın taraf olduğu davalara değil de, sendika üyelerinin taraf olduğu davalara vekalet etmesi halinde ise; mahkeme ilamına göre karşı taraf avukatına ödenen veya icra dairelerince alacaklı taraf avukatına ödenmesine karar verilen vekalet ücretini tahsil eden avukat, ödemeyi yapan adına serbest meslek makbuzu düzenleyecektir.

5. Damga Vergisi Kanunu

Varlık yönetim şirketi ile düzenlenen sözleşmede yer alan temerrüt faizi matraha dahil edilir mi?

(03.02.2016 tarih ve 8897 sayılı özelge)

Kredi kuruluşları tarafından kullandırılacak kredilerin temini ve geri ödenmesi amacıyla düzenlenen kağıtlar ve bunlar üzerine konulacak şerhler damga vergisinden istisnadır.

Yukarıda belirtilen istisna hükmü kredinin kullandırılması, teminatı ve geri ödenmesine ilişkin olarak doğrudan kredi ilişkisinden doğan kredi borçlusu ve kredi alacaklısı arasındaki işlemleri kapsamakta olup, kredi alacaklısının alacağını varlık yönetim şirketine temlikinin kredi borçlusunun kredi borcunu ödemesine ilişkin bir işlem olarak değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Dolayısıyla, anılan sözleşme üzerindeki en yüksek vergi alınmasını gerektiren devredilen alacak tutarı üzerinden ve temerrüt faizi dahil edilmeden damga vergisi hesaplanması gerekmektedir.

Vergi resim harç istisnası belgesi kapsamında çekici alımına ilişkin rehin sözleşmesi damga vergisinden istisna mıdır?

(22.01.2016 tarih ve 2249 sayılı özelge)

Damga Vergisi Kanunu ve ilgili tebliğ hükümlerinin incelenmesinden de görüleceği üzere; uluslararası taşımacılıktan döviz olarak kazanılan navlun bedellerinin yurda getirilmesi kaydıyla kara, deniz veya hava ulaştırma hizmet ve faaliyetleri döviz kazandırıcı faaliyet olarak belirlenmiş olup, çekici alımı ve bununla ilgili teminat, rehin işlemleri döviz kazandırıcı faaliyetler arasında sayılmamıştır.

Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde; çekici alımına ilişkin olarak düzenlenen kağıtlarda Kanun’un ek 2. maddesi ve 1 seri no.lu Döviz Kazandırıcı Faaliyetlerde Damga Vergisi ve Harç İstisnası Uygulaması Hakkında Tebliğ kapsamında damga vergisi istisnası uygulanması mümkün değildir.

Yurt dışında düzenlenip Türkçe tercümesi noterde tasdik ettirilecek sözleşme damga vergisi’ne tabii midir?

(17.02.2016 tarih ve 13075 sayılı özelge)

Kağıtlar, Türkçe tercümesinin noterlikte tasdiki suretiyle Türkiye’de hükmünden yararlanıldığı tarihteki T.C. Merkez Bankası’nca tespit ve ilan olunan cari döviz satış kuruna göre bulunacak, Türk Lirası karşılığı üzerinden nispi damga vergisine tabi tutulmalıdır.

Unvan değişikliği nedeniyle yenilenen sözleşmede damgavergisi doğar mı?

(17.02.2016 tarih ve 56 sayılı özelge)

Devir hükmündeki nev’i değişikliği işleminin Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 19’uncu maddesindeki şartları taşıması ve daha önce düzenlenen bazı iş sözleşmeleri ile kira kontratının bu nedenle yenilenmesi durumunda; süre uzatımına gidilmemesi, tutarı ve diğer hükümlerinde herhangi bir değişiklik yapılmaması şartıyla, nevi değişikliği nedeniyle düzenlenen söz konusu kağıtlar damga vergisinden istisna edilmelidir.

Toprak altı maden işletmelerinde çalışanlara yıllık ücretli izinli olduğu, hafta tatili ve genel tatil günlerinde ödenen ücretlerde Damga Vergisi istisnası uygulanır mı?

(16.02.2016 tarih ve 78 sayılı özelge)

Yer üstünde çalışılan günlere ait ücretlerin makbuz düzenlenmek suretiyle nakden ödenmesi durumunda; ödemeye ilişkin düzenlenen kağıdın, ücret ödemesinin nakden ödenmeyerek kişiler adına açılmış veya açılacak cari hesaplara nakledildiği veya emir ve havalelerine tediye olunduğu takdirde nakli veya tediyeyi temin eden kağıtların (elektronik ortamda düzenlenen kağıtlar dahil) ihtiva ettiği tutar üzerinden damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

Teknopark inşaatı yapmak üzere düzenlenen ihale kararı ve sözleşme damga vergisine tabi midir?

(16.02.2016 tarih ve 22 sayılı özelge)

Üniversite Rektörlüğünden ayrı tüzel kişiliği bulunan ve damga vergisi uygulaması bakımından resmi daire tanımı içerisinde yer almayan, kamu tüzel kişiliğini de haiz olmayan Teknoloji Geliştirme Bölgesi A.Ş. tarafından yaptırılan işe ilişkin olarak alınan ihale kararından damga vergisi aranılmamalıdır.

Bununla birlikte Üniversite Rektörlüğü Teknoloji Geliştirme Bölgesi A.Ş. ile yönetici şirket statüsünde olmayan şirket arasında teknopark inşaatı işine ilişkin olarak düzenlenen sözleşmenin damga vergisine tabi tutulması ve sözleşmeye ilişkin damga vergisinin muafiyeti bulunmayan şirket tarafından ödenmesi gerekmektedir.

Sendika avukatı vekalet ücretinde damga vergisi kesintisi yapılmalı mıdır?

(19.02.2016 tarih ve 6991 sayılı özelge)

Sendikada ücretli olarak çalışan avukatın sendika adına açılmış davalara vekalet etmesi ve kazanması halinde, doğan vekalet ücretlerinin sendika tarafından davayı kaybeden taraftan (borçludan) tahsil edilip avukata ödenmesine ilişkin düzenlenen kağıtlar, ücret ödemelerine esas orana göre damga vergisine tabi tutulmalıdır.

Borsa tarafından borsa çalışanlarına ve borsanın hizmet satın aldığı şirket çalışanlarına bir defaya mahsus yapılan ödemeler damga vergisine tabi midir?

(19.02.2016 tarih ve 7119 sayılı özelge)

Borsada çalışan her statüdeki personele ve borsanın hizmet satın aldığı şirket çalışanı olan kişilere bir defaya mahsus olmak üzere seyyanen yapılacak ödemeler nedeniyle düzenlenen kağıtların ücret ödemelerine esas orana göre damga vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

6. Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu

Borsa tarafından borsa çalışanlarına ve borsanın hizmet satın aldığı şirket çalışanlarına bir defaya mahsus yapılan ödemeler veraset ve intikal vergisine tabi midir?

(19.02.2016 tarih ve 7119 sayılı özelge)

Borsada çalışan her statüdeki personele bir defaya mahsus olmak üzere seyyanen yapılacak ödemeler ve borsanın hizmet satın aldığı şirket çalışanı olan kişilere bir defaya mahsus olmak üzere seyyanen yapılacak ödemeler ücret olarak kabul edilip ücret kapsamında gelir vergisi tevkifatına tabi tutulacağından, söz konusu ödemelerden veraset ve intikal vergisi aranılmaz.

Yukarıda özetlenen özelgeler ile diğer çok sayıda özelgenin tam metnine www.gelirler.gov.tr internet adresinin mevzuat bölümünden ulaşabilirsiniz.

Recep Bıyık

YMM

PWC