ŞUBE AÇILIŞININ TESCİLİ ZORUNLU MU?

ŞUBE AÇILIŞININ TESCİLİ ZORUNLU MU?



Şube açılışı tecil edilmek zorunda mıdır?





Değerli okurlarımız, şube açılışı konusunda yanlış bir algı bulunmaktadır. Eski TTK uyarınca şube açılışı tescile tabi değildi ama Yeni TTK ile zorunlu oldu gibi görüşler ileri sürülmektedir. Bu nedenle yazımızın konusunu şube açılışına ayırdık.

Şube tescili konusunda Yeni TTK ile Eski TTK arasındaki fark nedir ve şube tescili zorunlu mudur?




Yeni Ticaret Kanununun 40/3 Maddesine göre, merkezi Türkiye’de bulunan ticari işletmelerin şubeleri de bulundukları yerin ticaret siciline tescil ve ilan olunur. Bu düzenlemenin Eski TTK’daki karşılığı ise 42/3 düzenlemesi idi. Buna göre de, merkezi Türkiye’de bulunan ticari işletmelerin şubeleri de bulundukları yerin ticaret siciline tescil ve ilan olunacağı düzenlenmişti. Görüleceği üzere şube tesciline yönelik olarak eski TTK ile Yeni TTK düzenlemesi arasında fark bulunmamaktadır. 




Yeni TTK 40/4’e göre de, merkezleri Türkiye dışında bulunan ticari işletmelerin Türkiye’deki şubeleri, kendi ülkelerinin kanunlarının ticaret unvanına ilişkin hükümleri saklı kalmak şartıyla, yerli ticari işletmeler gibi tescil olunur. Bu şubeler için yerleşim yeri Türkiye’de bulunan tam yetkili bir ticari mümessil atanır. Ticari işletmenin birden çok şubesi varsa, ilk şubenin tescilinden sonra açılacak şubeler yerli ticari işletmelerin şubeleri gibi tescil olunur. 




Yeni TTK’nın 48/1 maddesi uyarıncada, her şube, kendi merkezinin ticaret unvanını, şube olduğunu belirterek kullanmak zorundadır. Aynı düzenleme eski TTK’nın 50/1 maddesinde yer almakta idi.




Yeni Ticaret Kanununun 354’üncü maddesi “şirketin tescili ve ilanı” başlığını taşımaktadır ve düzenlemeye göre, “Şubeler, merkezin sicil kaydına gönderme yapılarak bulundukları yer ticaret siciline tescil olunurlar.”




Tescil başlıklı 455’inci maddeye göre de, esas sözleşmenin değiştirilmesine ilişkin genel kurul kararı, yönetim kurulu tarafından, şirket merkezinin ve şubelerinin bulunduğu yerin ticaret siciline tescil edilir. 




Sonuç olarak hem Eski TTK’da hem de Yeni TTK’da şube tescili zorunludur. 




Şubenin tescil edilmemesi halinde bunun cezai bir yaptırımı var mıdır?




Yeni Ticaret Kanununun 51’inci maddesine göre, bütün mahkemeler, memurlar, ticaret ve sanayi odaları, noterler ve Türk Patent Enstitüsü görevlerini yaparlarken bir ticaret unvanının tescil edilmediğini, kanun hükümlerine aykırı olarak tescil edildiğini veya kullanıldığını öğrenirlerse durumu yetkili makamlara bildirmek zorundadırlar.




39 ilâ 45 (39, 40, 41, 42, 43, 44 ve 45)inci veya 48 inci maddeleri ihlal edenler, ikibin Türk Lirası idari para cezasıyla cezalandırılır.
 




Yani şube açılışını bildirmemenin cezası 2.000.-TL idari para cezasıdır.
 




Eski TTK’da şube açılışını bildirmemenin cezası 40/1’de düzenlenmişti ve bu düzenleme “Tescil ve kayıt için suiniyetle hakikata aykırı beyanda bulunanlar ceza mahkemesi tarafından iki milyon liradan kırk milyon liraya kadar adli para cezasına veya bir aydan altı aya kadar hapis cezasına yahut bu cezaların ikisine birden mahkum edilirler ve ayrıca bir yıldan beş yıla kadar ticaret ve sanayi odalarına aza olabilmek ve borsada muamele yapabilmek haklarından mahrumiyetlerine veya borsalardan muvakkat olarak çıkarılmalarına karar verilir. Hakikata aykırı tescilden dolayı zarar görenlerin tazminat hakları mahfuzdur” şeklinde idi.




Mevcut şubeler tescil edilmemiş ise tescil edilmek zorunda mıdır?




Hem Eski TTK uyarınca hem de Yeni TTK uyarınca bunun cezası bulunmaktadır. Mevcut şubelerin de tecil edilmemesi halinde Yeni TTK uyarınca kesilecek ceza 2.000.-TL’dir.




Vergi dairelerince şube açılışı yapmak için tescil şartı aranmakta mıdır?
 




Gelir İdaresi Başkanlığı  Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü’nün vermiş olduğu 26.02.2013 tarih ve 64597866-105[159-2013]-39 sayılı Özelgede de belirtildiği üzere, “…farklı vergi daireleri yetki alanı içinde ilave işyeri açılması durumu nedeniyle yeni mükellefiyet tesisinde, gerçek kişilerde konu ile ilgili yazılı bildirimin, tüzel kişilerde de ilave iş yeri açılması ile ilgili yönetim kurulu kararının noter tasdikli bir örneğinin veya yönetim kurulu kararının vergi dairesi tarafından aslına uygunluğu kontrol edilmek suretiyle bu belgenin fotokopisinin  vergi dairesine verilmesi yeterlidir.         




Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, aynı ve / veya ayrı  il sınırları içerisinde şube açılışlarına ilişkin olarak yapılacak bildirimlerde, şube açılışına dair tescil belgesi ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin vergi dairesine ibraz zorunluluğu bulunmamaktadır
…”




Yani vergi daireleri şubelerin tescil belgesini ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesini talep etmemektedirler.




Şube konusunda uygulamada sıkıntılı konular olduğundan ilerleyen yazılarımızda konu farklı boyutlarıyla ele alınmaya devam edilecektir.



EKREM ÖNCÜ

dkrdenetim.com