HANGİ ÜRÜNE HANGİ KATMA DEĞER VERGİSİ?

HANGİ ÜRÜNE HANGİ KATMA DEĞER VERGİSİ?

Maliye Bakanlığı her ne kadar yasa, özelge, tebliğ, sirküler ile yeni düzenlemeler yapmaya çalışsa da, hızla gelişen iş hayatını yakalamak, hele hele zamanında doğru anlamak her zaman mümkün olamıyor.

Özellikle hangi ürüne hangi KDV oranının uygulanacağı tartışılmaya başlandığında, konu genellikle mükellef aleyhine sonuçlanabiliyor. Bu konuda yaşanan en tipik örneklerden birisi de karışım ürünlerdir.

Ayrı ayrı da satılabilen bazı ürünlerin karışıma tabi tutularak yeni bir ambalaj ve sunumla pazarlanmasına özellikle son yıllarda sıkça rastlamaktayız. Hediye sepetleri, kuruyemişler, unlar ve bitki çayları da en tipik karışım ürünleridir.

Bu tür karışım ürünlerinde, bazen farklı KDV oranlarına tabi olanlar bir araya gelebilmektedir. Örneğin 2 farklı ürünün karışımında bir ürün %8 KDV oranına tabi iken, diğeri %1 veya %18 oranına tabi olabilmektedir.

Bu durumda karışımla elde edilen ürünün KDV oranının tespiti de ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkabilmektedir.

Aslında, bugüne kadar ki KDV uygulaması dikkate alındığında, bu tür karışım ürünlerin KDV oranlarının tespitinin sorun olmaması gerekir. Ancak, Maliye Bakanlığı bilinen genel uygulama dışında özelgelerle çok farklı bir metotla KDV oranı belirlediği için, uygulamada mükellefler tereddüde düşebilmektedirler.

Mevcut KDV Kanunu KDV oranlarını belirlemede Bakanlar Kuruluna yetki vermiştir. Bakanlar Kurulu da bu yetkisini değişik tarihlerde kullanarak, bilindiği üzere 3 farklı KDV oranı belirlemiştir. %1, %8 ve %18. Esas itibariyle Bakanlar Kurulu %1 ve %8 oranına tabi ürünleri listeler halinde yayınlamakta ve bu listelerde olmayan ürünleri de %18 oranına tabi tutmaktadır.

Bakanlar Kurulunca belirlenen bu listelerde ise, çoğu ürün ismen belirtilmekte, ayrıca bazıları da Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonlarına (GTİP) atıfla listelerde yer almaktadırlar. Yani KDV oranı tespit edilmek istenen ürün ihraç veya ithal ediliyorsa, GTİP numarası baz alınarak KDV oranı kolayca tespit edilebilmektedir.

Ancak, karışım ürünler gibi, bazı ürünlerin KDV oranları Bakanlar Kurulunca belirlene listelere göre değil de daha farklı usullere göre tespit edildiğinde ihtilaflar ortaya çıkmaktadır.

Görebildiğimiz kadarıyla son yıllarda Maliye Bakanlığı verdiği özelgelerde, farklı KDV oranına tabi birden fazla ürünün bir araya getirilmesi durumunda, karışım ürünlerinin KDV oranının, karışım içindeki en yüksek KDV oranı olması gerektiği yönünde görüşler vermektedir. Buna göre, 10 ürünün karıştırılması suretiyle elde edilen bir ürünün içerisinde, sadece 1 ürünün dahi %18 oranına tabi olması durumunda ürün %18 KDV ile satışa konu edilmek zorundadır. Uygulamada bu yaklaşımın mükellefleri büyük bir sıkıntıya sokacağı açıktır.

Bu yaklaşımı KDV Kanunun ekindeki listelerde GTİP numarası olmayan ürünler için doğru bir yaklaşım olarak görebiliriz. Buna göre; son yıllarda hızla çeşitlenen hediyelik paketlerde çikolata, kuruyemiş, yaş ve kuru meyve vb. gıda ürünleri ile küçük oyuncakların bir sepet ya da vazo içerisinde birlikte tesliminde, Bakanlar Kurulunca belirlenen I ve II sayılı listelerde yer almadıkları ve GTİP numaraları da olmadığı için oyuncak, sepet ve vazolara uygulanan %18 oranında KDV'ye tabi olmaları gerektiği iddia edilebilir.

Ancak KDV Kanunu ekindeki listelerde GTİP numarası var olan ve buna göre Gümrükte %8 veya %1 oranında KDV’ye tabi tutulan bir ürünün yurt içinde, aynı yaklaşımla daha yüksek bir KDV oranına tabi tutulmaması gerektiğini düşünmekteyiz.

Yani malın ithalinde gümrükte %1 KDV ödenirken, yurt içi teslimlerde %18 KDV ödenmesi en azından eşitlik açısından kabul edilebilir bir sonuç olmayacaktır.

Bu nedenle, karışım ürünler için belirlenmiş ve uygulanagelen bir GTİP numarası varsa ve bu GTİP numarası da Bakanlar Kurulu ile belirlenen listelerde yer alıyorsa KDV oranı belirlemek için yeni usuller aranılmamalıdır.

İ. Halil BAĞDINLI

GÖZLEM