GENEL SAĞLIK SİGORTASI VE HAKLAR

GENEL SAĞLIK SİGORTASI VE HAKLAR

GENEL SAĞLIK SİGORTASI HAK SAHİPLİĞİ

Ülkemizde 01.10.2008 tarihinden bu yana çalışsın çalışmasın tüm vatandaşlarımız genel sağlık sigortası kapsamına alınmıştır.

Genel sağlık sigortası uygulamaları yönüyle, ülkemizde uygulanan sosyal güvenlik sistemi dünyaya örnek olacak niteliktedir. Reformun hayata geçmesinden buyana başta Avrupa olmak üzere diğer kıta ülkeleri heyetler göndererek ülkemizin bu başarısını yakından izlemekte, takip etmektedir. Şu an ülkemizde belki de en çok yabancı heyetlerin ziyaret ettiği kurum Sosyal Güvenlik Kurumudur. Bu ziyaretlerin ana temasını da, genel sağlık sigortasında yakaladığımız başarılı uygulamalar oluşturmaktadır.

Reform yasasının yürürlüğe girmesi ile beraber zaten sağlık hizmetlerinden yararlanan SSK(4/A), Bağ-Kur(4/B) ve Emekli Sandığı(4/C) sigortalıları ile bunların geçindirmekle yükümlü oldukları eş, çocuk, anne ve balarının dışında kalan ve sosyal güvenlik kuruluşları tarafından sağlık hizmeti verilmeyen diğer tüm vatandaşlarımız da genel sağlık sigortası kapsamına alındı ve belli şartları yerine getirmeleri halinde sağlık hizmetlerinden yararlanmaya başladılar.

İSTEĞE BAĞLI SİGORTALILARIN SAĞLIK HAKKI;

Malum isteğe bağlı sigortalılar 01.10.2008 tarihinden önce sağlık hizmetlerinden yararlanamıyorlardı. Ancak emekli olduktan sonra sağlık hizmetlerinden yararlanabiliyorlardı. Reformla beraber isteğe bağlı sigortalılarda 01.10.2008 tarihinden sonra genel sağlık sigortası primi ödeyerek sağlık hizmetlerinden hem kendileri hem de geçindirmekle yükümlü oldukları eş, çocuk, anne ve babaları yararlanamaya başladılar. İsteğe bağlı sigortalıların sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesi için SGK' ya isteğe bağlı sigortalılığından dolayı 60 günden daha fazla borcunun olmaması gerekmektedir. Eğer prim borcu 60 günden daha fazla ise sağlık hizmetlerinden yararlanamazlar. İsteğe bağlı sigortalı anne ve babası üzerinden sağlık hizmeti almayı hak eden birisi olsa bile, kendi isteğe bağlı sigortası nedeniyle sağlık hizmeti alması gerekmektedir. Örneğin sigortalının evli olmayan ve bir işte çalışmayan kız çocuğu isteğe bağlı sigorta primi ödemeye başlarsa kendi sigortası üzerinde sağlık hizmetini alır. Kendi isteğe bağlı sigorta primlerini 2 aydan daha fazla bir süre ödememişse bu defa sağlık hizmetlerinden yararlanamaz. İsteğe bağlı sigortalılar ile bunların bakmakla yükümlü oldukları kişilerin genel sağlık sigortası yardımlarından faydalanmaları için hastaneye başvurdukları tarihten önceki son bir yıl içinde toplam 30 gün genel sağlık sigortası primi ödemiş olmaları gerekmektedir. Kısaca 30 günlük prim ödemeden sağlık hizmetlerinden faydalanamazlar.

YABANCI UYRUKLULARIN SAĞLIK HAKKI;

Yapılan sosyal güvenlik reformu ile sadece vatandaşlarımızın tamamı genel sağlık sigortası kapsamına almakla kalınmamış aynı zamanda ülkemiz vatandaşı olmayan ancak ülkemizde bir yıldan daha fazla süredir ikamet etmekte olanlarda genel sağlık sigortası kapsamına istemeleri halinde dahil edilmiştir. Genel sağlık sigortasında bir yıllık süre tanımlaması varken, ikamet etmekte olan sigortalı, süre kısıtlaması olmaksızın isteğe bağlı sigortalı olabilmektedir. Örneğin ülkemizde 2 aydan buna yana ikamet etmekte olan yabacı, isterse SGK' ya başvurarak isteğe bağlı sigortalı olabilir.Türkiye’de yerleşik olma hali bir yılı doldurmayan yabancı uyruklu sigortalılar genel sağlık sigortalısı olamayacağından, bunlardan bir yıldan daha az bir süre oturan ve isteğe bağlı sigortalı olanlardan genel sağlık sigortası primi alınmayacaktır. Ancak, oturma süresi bir yıldan fazla olanlardan oturma süresinin birinci yılının dolduğu tarihten itibaren sigortalının talepte bulunup bulunmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortası primi alınacaktır.

SORU;

Ben 2001 yılından beri bir kamu kurumunda Taşeron firma üzerinden Gece vardiyasında haftada 2 gün 45 saat çalışmaktayım. Bu 12 yıldır devam etmektedir. Sigortam 30 gün olarak buradan yatmaktadır.

Aynı zamanda 2003 yılından beri 2013 Nisan ayına kadar da başka bir Gıda Şirketi şubesinde Bölge Müdür yardımcısı olarak çalıştım, burada da haftanın 5 günü 07:00-20:00 arası, 1 günü de 07:00-16:00 arası çalıştım. Resmi tatil günlerinde çalıştım ve hiç izin kullanmadım. Burada işten çıkıncaya kadar sigortam yatmadı, hiçbir özlük haklarından yararlanmadım. Bir kişinin ikinci bir işyerinde çalışma hakkının olduğunu ve sigortasının yatırılabileceğini bilmediğim için de böyle devam ettim, bunu öğrendiğimde şirketten hakkımı istedim ve kapı dışarı konuldum. Şirketin sigortalı olarak çalışanı olmadığım için hiçbir hakkım ödenmedi ve git hakkını ara dediler.

Bunun yanında bölgedeki 250 müşterinin de hepsini orada çalıştığıma dair şahit gösterebilirim.

Bu bağlamda hukuki düzene göre herhangi bir hak iddia ettiğimde, dava sonucunu kazanır mıyım? Nasıl bir yol izlemem gerekiyor? Geçmişe dönük sigorta ve tazminat haklarımı nasıl alırım? Kenan Öztürk

CEVAP:

Kenan Bey;

Bir sigortalı aynı zamanda birden fazla işyerinde çalışabilir. Çalışması halinde çalıştığı tüm işyerlerinden çalışma saatlerine göre hesaplanacak olan çalışma günleri, ilgili işverenler tarafından SGK' ya bildirilmek zorundadır. Sizin örneğinizde, çalıştığınız ikinci işverende sizi SGK' ya bildirmek zorundaydı. Sigortalı, SGK kanununa göre bir ay 30 gün sayıldığından ve ay içinde adına 30 günden daha fazla prim günü bildirilse bile sadece 30 günlük bildirimi emeklilikte dikkate alınacaktır. Ancak emeklilik maaşı SGK' ya bildirilen ücret üzerinden yapıldığından çalışılan tüm işyerlerinden yapılan bildirimler sigorta primine esas kazancın üst kısmını geçmemek şartıyla emeklilik maaş hesabına dahil edilecektir.

Sözünü ettiğiniz işyerinde çalıştığınızı belgeleyebiliyorsanız isterseniz, Çalışma ve İş Kurumu müdürlüğüne isterseniz de İş Mahkemesine müracaat ederek hizmet tespit davası açabilirsiniz. Belgeniz yoksa mahkemeler yeminli şahit dinledikleri için şahit ifadelerine göre karar da verebilirler. Eğer açtığınız hizmet tespit davasını kazanırsanız çalıştığınız günlerin bildirimini işvereniniz yapmak zorunda kalacaktır. Bildirimini yapacağı günlerin kıdem tazminatlarını da ödemesi gerekmektedir.

Mustafa Keskin

Posta Gazetesi