BELEDİYE BAŞKANLARININ SOSYAL GÜVENLİĞİ

BELEDİYE BAŞKANLARININ SOSYAL GÜVENLİĞİ

Belediye Başkanlarının sosyal güvenliği

Belediye başkanlarının 1 Ekim 2008’den önce sosyal güvenlikleri 5434 sayılı T. C. Emekli Sandığı Yasası’nın 12. maddesinin (II) işaretli fıkrasının (e) ve (n) bendi hükümleri kapsamında sağlanmaktaydı.

Anılan madde metni hükümlerine göre, 1 Ekim 2008’den önce belediye başkanı seçilmeden herhangi bir Sosyal Güvenlik Kanunu (Bağ-Kur, SSK, Emekli Sandığı ve 506 sayılı Kanun’un geçici 20. maddesine göre kurulan sandıklar) kapsamında çalışması olmadan belediye başkanlığına seçilen veya atananlar, Emekli Sandığı kapsamında iştirakçi olmaktaydılar. Belediye başkanlığına seçilmeden önce Emekli Sandığı kapsamında görev yapan kişiler ise, belediye başkanı seçildiklerinde başka hiçbir başvuruya gerek kalmadan zorunlu olarak yine Emekli Sandığı kapsamında iştirakçi olmakta idiler.

1 Ekim 2008 tarihinden önce, 5434 sayılı kanun kapsamında hizmeti bulunanlar ile SSK ve Bağ-Kur kapsamında (1479, 2926, 506, 2925 sayılı Kanunlar) zorunlu sigortalı iken belediye başkanlığına seçilen kişilerin, belediye başkanı seçildikten sonra SSK ve Bağ-Kur kapsamındaki sigortalılıklarını mı devam ettirecekleri, yoksa Emekli Sandığı kapsamında iştirakçi mi olacakları, 5434 sayılı Kanun’un 12. maddesinin II. fıkrasının (n) bendi hükümlerine göre isteğe bırakılmıştı.

Bu duruma bir örnek verelim. Doktor olan ve özel bir muayenehanesi olduğu için 1479 sayılı Kanun kapsamında esnaf Bağ-Kurlusu olan Bay (A), 29.03.2014 tarihli yerel seçimlerde kendi ilçesinde belediye başkanı seçilmiştir. Bay (A), 29.03.2014 tarihinden sonra doktorluk faaliyetine ve dolayısıyla vergi mükellefiyetine son vermemiştir. Bu durumda Bay (A)’nın sigortalılığı, belediye başkanı seçilse dahi, Emekli Sandığı kapsamında sigortalı olma isteğinde bulunmadığı sürece, Bağ-Kur sigortalılığı şeklinde devam ettirilmiştir. Bay (A), vergi mükellefiyetini sona erdirmese bile, Emekli Sandığı kapsamında sigortalı olma isteğini yazılı olarak Emekli Sandığı’na bildirdiği takdirde, Bay (A)’nın sosyal güvenliği Emekli Sandığı kapsamında devam ettirilmekteydi. Örnekteki Bay (A)’nın vergi mükellefiyeti 2015 yılında sona ererse, bu durumda Bay (A) istemese bile zorunlu olarak Emekli Sandığı ile iştirakçiliği sağlanacaktır.

1 Ekim 2008 tarihine kadar belediye başkanlarının hangi statüde sosyal güvenliklerinin sağlanacağıyla ilgili kendilerine tanınan üstte sözünü ettiğimiz “istek” hakları, 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren 5510 sayılı Kanunla kaldırılmıştır. Çünkü, belediye başkanlarının SSK ve Bağ-Kur sigortalılıkları devam ederken istemedikleri sürece Emekli Sandığı’na tabi olmayacaklarıyla ilgili kendilerine bu hakkı veren mevzuat, 5434 sayılı Kanun’un 12. maddesinin ilgili hükümleriydi. Ancak, 5510 sayılı Kanun’un 106. maddesi, 5434 sayılı Kanun’un 12. maddesi hükümlerini yürürlükten kaldırdığı için, 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren belediye başkanlarının sosyal güvenlikleri 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre sağlanmaya başlamıştır.

Bundan dolayı, 1 Ekim 2008 tarihinden önce belediye başkanı seçilip de, 1 Ekim 2008’den sonra da SSK veya Bağ-Kur sigortalılıklarını devam ettirerek Emekli Sandığı iştirakçisi olmak istemeyen belediye başkanlarının bu imkânları, 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren sona erdirilmiş ve 4/c sigortalısı olmaları zorunlu hale gelmiştir

Ahmet ARICAN

[email protected]

YENİ ASYA